Yazılarımız E-Mail Adresinize Gelsin

28 Aralık 2013 Cumartesi



Ben şimdi ne yazsam hangi kelimeleri kullanıp hangi cümleleri sarfetsem bu kitabı anlatmak için yetersiz kalacak , şu an ki duygularımı ifade edemeyeceğim . Ben hiç abartısız mükemmel ötesi bir kitap okudum .
Gerek  dış kapağı –iç kapağı, gerek sayfa kalitesi , gerekse yazı puntosu ve en önemlisi çevirisiyle dört dörtlük bir kitap oldu benim için. Eeee haydi artık söyle bu hangi kitap ? Bu kadar seni etki altına alan sana bu satırları yazdıran, dediğinizi duyar gibiyim  J

 Evet beni bu kadar etkileyen kitap ; Arkadya Yayınları’ndan çıkan Sarah Jio’nun Böğürtlen Kışı adlı kitabı. Kitap bitmesin diye ağırdan aldığım halde kitap bitti , keşke hiç bitmeseydi  ve yüzlerce sayfa daha olsaydı da ben okusaydım .Sevgili yazarımız Sarah Jio yapmış yapacağını , müthiş bir kurgu ortaya çıkarmış, tebrik ederim.♥

Kitaptan biraz bahsedecek olursam , Mayıs ayında  çok ender rastlanan bir kar fırtınası sonucunda, çocuğunu kaybeden bir annenin ( adı: Vera ), duygu yüklü hikayesi  diyebiliriz kısaca. Ama kitapta sadece  bir annenin çocuğunu bulma çabalarını değil , aşkı- sevgiyi, arkadaşlık – dostluk ve aile bağlarını , zengin insanların nasıl acımasız olabileceklerini , tabi aynı zaman da zengin olmasına rağmen iyi kalpli insanların da olduğunu , asla pes etmemeyi ( etmemek gerektiğini ) bu kitapta kısaca okuyacaksınız .

Aslında detaylı bir yorum yazabilirim lakin tüm o büyülü atmosferi bozmak, hevesinizin kursağınızda kalmasını istemiyorum ve zaten en başta da dediğim üzere ne yazarsam yazayım bu kitap için yeterli olmayacak .

Bu kitap okunup sonra bir kenara kaldırılacak ve unutulacak bir kitap değil, yıllar sonra bile okuduğunuz da  aynı tadı alabileceğiniz, size bir şeyler katabilecek, duygu yüklü (her duyguyu içinde barındıran ) ender kitaplardan bir tanesi ..

Bu kitaba ben bayıldım ve  bir puan verecek olursam, hiç abartısız bin de bin beş yüz puanı veririm.

Ve son olarak bu kitabı bizlerle , titizlikle ve özenle buluşturduğu için Arkadya Yayınları’na çok teşekkür ediyorum.Saygılarımla…


26 Aralık 2013 Perşembe



Evet uzun zamandır beklediğim bir başka kitap ise "DESTEK YAYINLARI'NDAN "çıkacak.

8 Ocak'ta raflarda ki yerini alacak olan "ERTÜRK AKŞUN'UN- AGAFYA "adlı kitabı için artık geri sayım başladı :)

Bende heyecanla bekliyorum . ;)


CENNETİN RENGİ ADLI KİTABI TANIYALIM :)



E.V MİTCHELL
Arkadya Yayınları'ndan yepyeni bir yazar ve kitabı geliyor .Kitabımız  seri ... Duygu yüklü bir kitap aynı zaman da .Hangi kitap mı ? E.V MİTCHELL- CENNETİN RENGİ ..( THE COLOR OF HEAVEN )

Şimdi kitabımızı tanıyalıım. Bu arada kitabımız  5 Ocak'ta raflarda ki yerini alacakmış ..


Cennetin Rengi : 

Sophie Duncan herkesin hayalini kurduğu bir hayatı yaşıyordur. Başarılı olduğu bir işi, mutlu bir yuvası ve bu yuvayı neşesiyle taçlandıran bir de iki yaşında kızı vardır. Ancak bir gün aldığı bir haberle tüm dünyası altüst olur. O zamana kadar yaşadığı hayatın bir yalandan ibaret olduğunu anlayan Sophie, artık kaderini karşılama vaktinin geldiğinin farkındadır. Yok saydığı annesiyle yüzleşerek geçmişindeki sırların kilidini açacaktır. Ve öyle bir an gelecektir ki gerçekten yaşamakla sevmenin ne demek olduğunu doğaüstü bir olayla keşfedecektir. 

Cennetin Rengi her zaman umut vardır dedirten muhteşem bir hikâye. Aşkın gücünü, kendini yeniden keşfetmeyi, kalp kırıklığını ve iyileşmeyi anlatan bu romanı okurken, sayfaların akıp gittiğini anlayamayacaksınız. "Bu kitap tam anlamıyla yürek burkuyor." Romantic Times                              


(Tanıtım Bülteninden)
Bugün sizlere KIRMIZI KEDİ YAYINEVİ'nden bir kitap tanıtacağım .

UYGAR ŞİRİN- KARŞIK KASET :

Karışık Kaset 

"- Niye anlatmıyorsun?
- Neyi?
- Neden böyle davrandığını?
- Bilmiyor musun?
- Bilmiyorum.
- Bilmiyorsan ben de anlatmıyorum.
- Ama çok saçma! Bilmiyorsam anlatman lazım.
- Bence senin bilmen lazım.
- Başka bir şey söylemeyecek misin?
- Kaset var ya işte."

Şimdi şöyle... İremle 1990da tanıştık. Ben 13 yaşındaydım, o 12. Ben tabii ku?t diye âşık oldum, gittim bir karışık kaset hazırladım. Ama İremin derdi başkaymış. Sanırım. Tam da emin olamadım.Sonra tuhaf bir şey oldu, 10 yılda bir karşılaşmaya başladık. Saat gibi, aksatmadan. Hayat ya bizle dalga geçiyordu ya da bize yeni bir şans veriyordu. 

Sonuçta iş öyle bir yere geldi ki 20 yıldır birlikteydik ama daha ilişkimiz başlamamıştı.

Karışık mesele.

23 Aralık 2013 Pazartesi


AMANDA PROWSE 



Evet haftanın ilk haberlerinden biri "Epsilon Yayınevi'nden " geldi. Yepyeni bir yazar ve kitabıyla bizleri  buluşturuyorlar : "Amanda Prowse -Ne Yaptım Ben Sana?" adlı kitap ile ..

Kitap, seri değil ve aynı zaman da bizde de orjinal kapak ile çıkacakmış.Konusu da duygusal ki ben duygusal kitapları daha çok seviyorum . ♥

Gelelim tanıtım yazısına :








NE YAPTIM BEN SANA?


"Çocuklarınızı kurtarmak için... ailenizi yıkar mıydınız?"


“Deli misin Mark? Bu yüzden mi böylesin? Deli misin sen? Deli olduğunu biliyor musun, yoksa olmadığını mı düşünüyorsun? Seni yöneten delilik olmalı. Bana o ağza alınamayacak şeyleri hastalıklı ve zalim ruhun yüzünden yapıyor olmalısın. Peki bunun sebebi ne Mark? Sana da başka biri mi kötü şeyler yaptı? Bu fikirlerin kaynağı ne? Davranışların sana neşe mi veriyor üzüntü mü? Bana üzüntü veriyor Mark, bana üzüntü veriyor.

Beni aldın ve geriye eskiden içinde bir insanı barındıran bu kabuk kalana kadar, yıllar boyunca yavaş yavaş parçalara böldün. O kabuğun içinde ben vardım ama ben gittim, geriye yalnızca kılıf kaldı. Ben gittim ve bunu bana sen yaptın. Neden ben Mark? Neden beni seçtin? Benim yapacağım çok şey vardı, verecek çok şeyim vardı. Benim bir hayatım vardı…”

“Paramparça olmuş hayatını yeniden kurmaya çalışan bir kadının verdiği mücadele… hem çok sürükleyici hem de yürek sızlatıyor… harika yazılmış.”

Closer

14 Aralık 2013 Cumartesi



Çok yakında Parodi Yayınları'ndan çıkacak olan "BABAMI BEKLERKEN " adlı kitaptan sizlere minik bir alıntı sunacağım. Ve tabi ki ön okumasını :)

"Umut, hiçbirimize fazla yakın olmayanlar arasında son günlerde.
Bazıları onunla soğuk algınlığıyla savaşır gibi savaşıyor, bazıları da sıcak bir battaniyeye sarılır gibi sarılıyor ona. Ya ben?

Geceleri sinsice rüyalarıma giriyor 
ve babama benziyor 
ve sana 
ve yuvama."








Nemesis Kitap’tan çıkmış olan , Tawna Fenske’nin Yalancı Âşık kitabını , okuyup bitirmiş bulunmaktayım.(Aslında biteli bir kaç gün oldu ancak ben şimdi yorumumu bloga ekleyebilme fırsatı buldum)


Öncelikle, kitabın çevirisi çok akıcıydı. Yazı puntosu tam istediğim gibiydi. Tabi arada tek tük yazım hataları vardı , ama bunu nazar boncuğu olarak görüyorum.

Kitabımız, tam bir romantik komedi ve film tadında.

Kitapta ; Violet adlı bir kadının, günün birinde annesinin bir olay sonucunda sakatlanması üzerine annesinin mesleğini kısa süreliğine devralması ki annesinin mesleği , medyumluk Violette’in asıl kendi mesleği ise muhasebecilik. Ama gelin görün ki annesinin hatrı için kısa süreliğine medyumluk yapmaya ikna oluyor. Ve asıl olaylar onun medyum olmasıyla başlıyor . Kızımız hiç medyumluktan anlamıyor ve başına bir sürü iş açıyor , aslında acemi şansı da var kızımız da yok değil . 

Medyumluk işini devr almasından sonra bir adamla tanışıyor adı Drew .Drew de bar işletiyor . Aynı zaman da yakışıklı bir doktorumuz da var , adı Chris. Violet bu iki adam arasında zaman zaman gelgitler yaşıyor, kalbini mi yoksa mantığını mı seçmesi konusunda .Fakat en sonunda bir tanesinde karar kılıyor , tabiî ki de . Ama genede yaptığı ufak bir hata sonucu ilişkisi tehlikeye girebiliyor. Bakalım Violet , bu olaydan sıyrılabilecek mi ve aşkı bulabilecek mi ?

İşte bunların bütün cevabı , okurken yüzünüz de tebessüm oluşturacak , bu kitapta saklı. Okuyun, görün 

Şahsen ben çok beğendim . Kesinlikle tavsiye ediyorum . Ve Nemesis Kitap’a bu kitabı bizlerle buluşturduğu için çok teşekkür ediyorum. Bir puan verecek olursam da on üzerinden dokuz puan veriyorum.Saygılarımla…

3 Aralık 2013 Salı


Bugünün bir başka sürprizi de ,

Eksik Parça Yayınevi'nden geldi .Şans kitabıyla gönlümüz de taht kuran Karen Kingsbury'nin yeni kitabı "Köprü",  5.12.2013 tarihinde raflarda ki yerini alacakmış.

Şahsen konusunu çok ama çok beğendim. Çevirmenine zaten güveniyorum,Şans kitabını da aynı çevirmen çevirmişti . Bu kitapta seri değil :)

Gelelim şimdi konusuna ,


KAREN KİNGSBURY- KÖPRÜ:

Farklı dünyalardan iki genç yaşadıkları şehirlerden uzakta, müzik okumak için geldikleri üniversitede tanışır ve birbirlerine âşık olurlar. Aynı zamanda kitaplara ve okumaya da âşıktırlar. Her gün birlikte zaman geçirdikleri Köprü adındaki kitabevi onların gurbetteki evleri olur. Burası onlarla hayalleri arasında da köprü kurmaktadır. Ancak ait oldukları dünyalar onları birbirinden koparır.


Yıllar sonra yaşanan bir trajedi onları tekrar aynı yerde, Köprü’de birleştirir. Bu trajedi acaba onlara tanınan ikinci bir şans mıdır?


Köprü bir mucizeyle tekrar ayağa kalkacak mıdır?


NewYork Times Best Seller Yazarı Karen Kingsbury, ŞANS’tan sonra bu kez de kayıp bir aşkı, doğal afetle yerle bir olan bir kitabevini ve bu kitabevinden yolu geçenlerin vefa duygusuyla bir araya gelmelerini anlattığı, yürekleri ısıtan bir hikâye ile okuyucularının karşısına çıkıyor.

Bugünün bir diğer güzel sürprizi ise ; Martı Yayınları'ndan geldi . Martı Yayınları' da bizi  yepyeni yazarlarla tanıştırmaya devam ediyor .

Bugünde yepyeni bir yazarın kitabını tanıttılar ; ALİ  HARRİS adlı yazarın İLK SON ÖPÜCÜK adlı kitabı.

Yazarın ismi bizim için en tanıdık isimlerden biri , akılda da kalıcı . Genelde yabancı yazarları  pek aklımda tutamam da .Hatta yazarı Türk ismi gibi düşünüp, yanılgıya varacağımız ilk şey  acaba erkek bir yazar mı ? Hayır değil, yazarımız kadın :)
Neyse, kitabımız seri değil , tek  kitap. Çevirmeni iyi bir çevirmen şahsen ki bir kitabı vezir de eden rezil de eden  çevirisidir, bana göre.

Konusu da çok şeker , goodreads puanları gayet iyi ,sayfa sayısı bakımından gayet doyurucu .  Eee daha ne olsun değil mi ama ? Alınıp okunsun sonuç olarak . 
ALİ HARRİS 



ALİ HARRİS - İLK SON ÖPÜCÜK (THE FİRST LAST KİSS): 
Avuçlarınızdan kayıp giden bir aşka nasıl tutunabilirsiniz?

Bana bir iyilik yapın ve bugün bir kuralı yıkın.

Kendinizden geçin ve anı yaşayın!

Yüreğinizi açın. Şimdi lütfen biraz daha açın. Çok sevin, hiç sevmediğiniz kadar çok hem de. Dimdik ayakta durup aşkınızı haykırmaktan ve sesinizin duyulmasından korkmayın. SENİ SEVİYORUM diye bağırın.
Aşkın hakkını verin. Ve sokakta, herkesin önünde nefesiniz tükenene kadar sevdiğinizle öpüşün, sanki her biri son defaymış gibi…

Molly ile Ryan ilk öpüştüklerinde sonsuza kadar birlikte olacaklarını biliyorlardı, ta ki gelecek onlara hiç ummadıkları bir sürpriz hazırlayana kadar…

 “İlk Son Öpücük’ü okuduktan sonra ne geçmişin ne de geleceğin, sadece şimdinin önemli olduğunu hatırlayacaksınız. Kahvenizi hazırlayın ve kendinizi aşkın, mutluluğun, hüznün ve şu anın kollarına bırakın.”
Independent

“Elinizde, aşksız bir hayatın ölümden farksız olduğunu sıcacık bir anlatımla sunan, yüreğinize dokunacak bir roman tutuyorsunuz. Modern çağın aşksızlığında yaşarken nefes almanızı sağlayacak bir kitap okumak hakkınız.”
Marie Claire

“Sevdiğinizle yapmak isteyip de ertelediğiniz planlarınız
var mı? O zaman bu kitabı mutlaka okuyun.”
Daily Mirror

“Hayat dolu, sıcacık, ilham veren bir roman.”

Cosmopolitan
Kayan bir yıldız yerine, bir öpücükle dilek tuttunuz mu hiç....?


Bugün , Artemis Yayınları'ndan çok sevilen ve çok beklenen bir yazarın kitabı çıktı.Yazarı o kadar seviyoruz ki  artık yazdığı kitapların konusuna bile bakmadan wawww o çok güzel yazar, bizi hem güldürür hemde güldürürken düşündürür diyoruz. Tabi  yazarın kitaplarını sevmemiz de sevgili Artemis Yayınları'nın etkisi de paha biçilemez.Gerek yaptıkları kapak görselleri ile gerek titiz bir şekilde kitapları çevirmeleri ile bize yazarı sevdirdiler ve daha nice kitapları sevdirdikleri gibi.

Bu yüzden bu minik blogumdan onlara teşekkür ederim, bir kez daha .

Hım ne diyordum , evet bugün çok sevilen yazarın kitabı çıktı ama kim bu yazar? Kitabın adı ne ? diye sorduğunuzu duyar gibiyim . Evet yazarımız Sophia Kinsella  ve kitabının adı ; Düğün Gecesi (Wedding Night). Kitap, seri değil,tek bir kitap .

Şahsen ben kitabın konusuna ve kapak görseline bayıldım.  Bakalım sizler nasıl bulacaksınız? :)


SOPHİE KİNSELLA - DÜĞÜN GECESİ :

Lottie evlenmek istiyor, hem de çok. İçinde böyle önlenemez bir evlilik kıpırtısı, illa ve mutlaka doğru erkekle evlenecek, evlenmek zorunda. Hâlihazırdaki erkek arkadaşının kendisine evlenme teklif etmek üzere olduğundan da adı gibi emin. Ancak beklenen teklif gelmek bilmeyince ve üstüne üstlük eski sevgilisiyle de yeniden karşılaşınca, çılgın ve kararlı bir eylem planını acilen devreye sokuyor. Nedir o? Hemen evlenecekler. Neden? E, çünkü Lottie evlenmek zorunda. Ama neden? Canı istiyor. Eski sevgiliyle gerçekleşecek bu yıldırım evlenmesinde
nişan, söz ve diğer düğün koşuşturmacaları olmayacak. Hepsinden önemlisi, güvenli evlilik müessesesi kurulana dek çifte kumrulara sevişmek de yasak! Mükemmel!

Öte yandan... Lottie’nin kız kardeşi Fliss, kâbus gibi bir boşanmayla boğuşuyor ve kardeşinin de aynı cehenneme düşmesini asla istemiyor. Ona göre Lottie’nin bu ‘proje’ izdivacı ne pahasına olursa olsun, durdurulmalı. Kararlı taze dul Fliss, bu drama son vermek için mutlu çiftin bir Yunan adasında kurgulanan romantik tatilini dağıtmaya gidiyor. Lottie unutamayacağı bir düğün gecesi mi yaşayacak, yoksa o geceyi sonsuza dek hafızasından silmek mi isteyecek? İşte buna da artık kader karar verecek. Hâliyle, güleceksiniz.

“Komik, kıpır kıpır, romantik.”
-Daily Mail

“Romantik, kimi zaman buruk, kahkahalarınıza hâkim olamayacağınız kadar da komik.”
-Sunday Express